Özet
Necmeddin el-Kâtibî’nin (ö. 675/1277) Şemsiyye adlı mantık eseri, İslam mantık geleneğinde
Îsâgûcî ile birlikte en popüler metinler arasında yer almaktadır. Medrese müfredatında temel ders
kitabı olarak uzun süre okutulan bu eser, bunun bir neticesi olarak, tarih boyunca şerh, hâşiye,
ta‘lîkât, tercüme gibi farklı formlarda çok sayıda çalışmaya konu edilmiştir. Makalemizin konusunu
oluşturan Şerhu’l-mevâzi‘i’l-müşkile mine’r-Risâleti’ş-Şemsiyye fi’l-kavâ‘idi’l-mantıkiyye adlı eser de
Şemsiyye üzerine yazılmış olup, bahsi geçen şerh ve hâşiye literatürünün bir örneğidir. Bu makalede,
öncelikle araştırmalarımızda elde ettiğimiz bulgulara dayanarak şerhin hangi müellife ait olduğu
konusunu ele alacağız. Bunu yaparken öncelikle mevcut kaynaklarda esere dair bir bilginin olup olmadığını tespit edip, ardından eserin kendisine ait olduğunu düşündüğümüz Kâtibî’nin diğer mantık
eserlerinin muhtevasıyla şerhin içeriğini mukayese edeceğiz. Tespit ettiğimiz benzerlikleri tablolar
hâlinde aktararak mukayeseye imkân verecek şekilde okuyucuya sunacağız. Ardından eserin günü-
müze ulaşan tek nüshasının kodikolojik özelliklerini aktaracağız. İkinci kısımda ise şerhin içeriğini
değerlendireceğiz. Şârihin, Şemsiyye’de kapalı olduğunu düşünüp açıkladığı konuların yanında, ana
metinde hiç değinilmeyen konulara dair yaptığı katkıları da tespit edeceğiz. Üçüncü bölümde ise
şârihin ana metni yorumlarken hangi metodları kullandığını ve şerhin icra ettiği fonksiyonları ortaya
koyacağız. Böylece şerhin, ana metni sadece lafzî olarak açıklamakla kalmayıp, görselleştirme, alıntı
kaynağını ortaya çıkarma, bağlam oluşturma vb. gibi farklı işlevler de icra ettiğini göstermiş olacağız.
Son kısımda ise şerhin tahkikli metnini aktararak çalışmamızı tamamlayacağız.